Fiziksel gücü ile tanınır. İsmini aldığı boğayı yenme olayı, o dönemce yenilmez, kimi destanlarca tanrısal görülen bir gücü alt etmesiyle bu fikri desteklemekte. Hem kendi içinde, hem topluma kazandırdığı gelişme ve büyüme ile yeniyi temsil eder.
Oğuzların saygın bir beyidir. Hem İç Oğuzlar’ın, hem de Dış Oğuzlar’ın beyidir. İsmi yalnızca Dede Korkut’ta değil, Divanü Lugati’t Türk’te de geçmektedir. Barışçıl, yiğit bir kişidir ve öne çıkan özelliklerinden biri de kadına verdiği önemdir. Güvence ve devamlılık kavramlarınca tanınmışlığı vardır. Toplum ona güvenmektedir. Hikâye süresince şanını, varlığı kaybetme tehlikesine düşer; bu tehlikeye karşı hem geçmişi hem geleceğini düşünerek karar vererek kurtulması, sorun çözme ve ileri görüşlülük konularında usta olduğu gösterir. Yedi Başlı Ejderha’ya karşı kazandığı zafer ile kahramanlığını tekrar kanıtlamış, kaos ile ilişkilendirilen yaratığı alt ederek boyda tekrar huzuru ve güvenliği sağlamıştır. Özellikle on ikinci hikâyede affediciliği göz önüne çıkmakta. Hanlar hanları Bayındır Han’dan sonra en kudretli bey olarak tasvir edilir.
Oğlundan önceki dönemlerde oldukça güçlüdür, yöneticidir. Bu ikilinin arasındaki eskiyi temsil eder.
Oğuz boylarının en büyük düşmanıdır. Düşmanların ortak özelliklerinde geçtiği üzere: Oğuzlara casuslar gönderir, ava gitmelerini, obadan ayrılmalarını bekler ve zayıf zamanlarda obaya baskın yapar, yakar yıkar. Beyin ailesinden birini rehin alır.
Bahsi geçen karakterler gibi, fiziksel olarak güçlüdür. Yaptığı kahramanlıkları önce isimsiz olarak, herhangi biri olarak yapan ve bir ad kazanan karakterdir. Bireyselleşmeyi temsil eder. Toplumdaki görev bilincinin iyi bir örneğidir. Yaşadığı tutsaklık dönemi, karakterinin gelişmesine fayda sağlamıştır. Yenilik ve bireysellik karakterin yapı taşlarıdır.
Babasının kendisine henüz güvenmemesi üzerine katılmasını istemediği bir savaşta, zor duruma düşen babasının imdadına koşmuş ve onu kurtarak büyük bir yiğitlik sergilemiştir. Babasınca eğitilmek istenerek bir savaş meydanına götürülmesi ve neredeyse mağlubiyete uğrayan babasını kurtarması ile bilinir. Oğuzların yardımı ile babasının imdadına yetişmiş ve kahraman ünvanlarını kazanmıştır.
Ölümü, Azrail’i tanımamazlık ederek bize Gılgamış’ı anımsatan bir karaktere sahiptir. Bir köprü üzerinde durup haraç kesmesi ile bilinir. Azraile kafa tutmakta, yaptığı davranışlara sonuç olarak ona bir can borçlu olması sonucunda eşinin sergilediği fedakar tutum ile boylarda eş kavramının ne kadar sadık ve bağlılık sahibi olduğunu görebiliriz. Hikâyesi boyunca insanoğlunun ölüme çare arayaşının sembolizmini görebiliriz.
Tepegöz’ü öldürmesi ile tanıdığımız karakterdir. Henüz çok küçükken Aruz Koca tarafından kaybedilen ve aslanlar tarafından yetiştirilen karakter, hikâyenin başlarında yabani olarak tanıtılır. Kudreti ile Tepegöz’ün karşısına çıkmış, onu öldürmemesi için yalvartacak kadar başarılı bir zafer almış ve boyu canavarların sebep olduğu huzursuzluğa karşı koruyarak önemli bir kahraman olmuştur.
Boğaç Han’a benzer bir öykü ile, boğaya karşı kazandığı zaferin sonrasında Selcen Hatun ile evlenmeyi hak etmiştir.
Ata binmekte usta, savaşçı, yğit, güçlü bir kadındır. Savaşlardaki başarısı ve kuvvetli karakteri ile ilgi çekmektedir. Hikayelerinin sonunda Kan Turalı ile evlenir.
Hanlar hanı olarak da tanınır. Beylerin en güçlüsüdür. Savaşları ilan eden ve başlatan, topluma önderlik eden birinci kişidir. Kuralcılığı ile öne çıkar.
Bağışlayıcı ve güçlendiricidir. Her ne kadar toplulukta eril rol kadar etkisi gözlenmese de, bu kişilerin olduğu konuma gelmelerinde, önemli seçimlerinde ve geri düştüklerinde yardımcıları olmuşlardır. Karakterce silik oldukları söylenemez ancak bireyden bireye çok değişen özellikleri yoktur, grup olarak incelenebilir.
Yiğit ve kahramandırlar. Gerektiğinde savaşan, savaşçı benlikle büyütülen; ailesine, boyuna ve büyüklerine saygılı ve bağlı olan bir gruptur. Tanımlamalarında diğer karakterlerde de gördüğümüz gibi kırk sayısı motifi sıkça kullanılmaktadır.
Oğuz toplumun tüm bireyleri yiğittir.